Wednesday, September 8, 2010

Yeni Anayasa Eleştirisi - Kadınlara pozitif ayrımcılık konusu


Yeni anayasada Türkiye Cumhuriyeti halkına yedirilmeye çalışılan bir maddeye dikkatinizi çekmek isterim.

Kadınlara pozitif ayrımcılık meseles.

Hem de yeni anayasanın faydalı diye ifade edilen maddelerinden birisidir bu konu. Kadınlara Pozitif ayrımcılık yapıldığı için yeni anayasa onaylanmalıdır öyle mi?

Kadınlar aciz midirler ki kendilerine erkekler tarafından pozitif ayrımcılık yapılsın?
Böyle bir ayrımcılığa ihtiyaç duyduklarına göre anayasayı hazırlayanların inanışları böyle. Kadınların aciz olduğunu düşünüyorlar ki onlara güya korumak adına pozitif ayrımcılık yapma eğilimindeler.

Eşitlik yeterlidir. Kanun önünde kadın-erkek ayrımı diye bir fark olamaz. Devlet yönetiminden bahsediyoruz. Eşitliği sağlayabildiniz mi ki pozitif ayrımcılığa gitme eğilimindesiniz. Tabii ki gerekli değildir böyle bir ayrımcılık.

Gel de bunu ne yazık ki ülkemizdeki eğitilmemiş insanlara anlat.

Yüce önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün bir söylevini daha hatırlatmak isterim.

Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan oluşur. Mümkün müdür ki, bir kitlenin br parçasını ilerletelim. Diğerini görmezlikten gelelim de kitlenin tümü ilerlemeye imkân bulabilsin? Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin? Şüphe yok, ilerleme adımları, dediğim gibi iki cins tarafından beraber, arkadaşça atılmak ve ilerleme ve yenileşme sahasına birlikte kesin aşamlar yaptırmak lâzımdır. Böyle olursa inkılâp başarılı olur. Memnuniyetle görmekteyiz ki, bugünkü gidişimiz gerçek ihtiyaçlara yaklaşmaktadır. Her halde daha cesur olmak lüzumu açıktır. ( 1925 )

Diğer söylevlere buradan ulaşabilirsiniz.

No comments: