Wednesday, September 24, 2008

Zaman kaybı.

23.09.2008 14:30
Askerlik şubesinde sıra bekliyorum. Adını vermemeyi tercih ederim. Nasıl olduysa askerlik terhis belgemi kaybettim. Yeni başlayacağım iş için gerekli olan evraklar arasında bu belge de var.
Askerlik şubesinin girişinde bir kalabalık. Askere alma zamanı olduğu için birçok kişi içeri girmek istiyor. Ama kapıdaki askere içeri kimseyi almaması emredilmiş. Sadece askerlik ile ilçesi aynı olanları alıyorlar. İçeri girdim. Danışmadan numara almam gerekiyor. Ancak numara bitmiş. İçerde öyle bir kalabalık var. Danışmadaki asker gayrı ciddi bir tavırla muhtemelen astsubay olan komutanını arıyor ve benden önce gelmiş olan iki kişi için sıra numarası bittiğinden dolayı ne yapabileceğini soruyor. Başka bir işlem için numara alsınlar deniyor. Ona göre numara alınıyor. Benim için de “yerli asker” grubundan işlem yapılmak üzere numara verildi. İçeri girdim. Nasıl bir kalabalık var. Ayakta bekleyenler bir sürü.
Şubenin girişinde ve bekleme salonundaki birçok yerde cep telefonu kullanımı yasak diye uyarılar olmasına rağmen içerdeki insanlar cep telefonları ile bir yerleri arayıp duruyor. O kalabalıkta seslerini duyurabilmek için bağırarak konuşuyorlar. Bir askerlik şubesine yakışmayacak haller.
O kalabalıkta görebildiğim tek yetkili olan asteğmen rütbeli askere durumumu izah etmeye çalışıyorum. Son derece laubali bir konuşma şekli ve ses tonu ile “sıranı bekle” diyor. Ben yedek subayım. Rütbem Teğmen. Hatta 2004 aralıkta terhis olduğumu hesap edersek belki de Üsteğmen oldum. Rütbem ondan daha yüksek. Ama burada onun tartışmasını yapmanın hiçbir anlamı yok. Sivilim. Sivillere bu şekilde davranamaz. Biz de geçtik yollardan. Bize sivillere nasıl davranacağımız öğretildi. Eğitimi veriliyor bunun. Ama uygulaması nerede? Herhangi bir olağanüstü durumda bu adamla aynı cephede olduğumu düşünebiliyor musunuz? Nerede kaldı birlik?
Alandaki en yüksek rütbeli asker asteğmenimin davranışını gördükten sonra ortalığın düzensizliğinin sebebini çok rahat anlayabiliyorum. Sıra numaramı beklemeye karar veriyorum ama 5 dakika geçmesine rağmen numaratördeki bir tane bile numara ilerlemiyor. Zaman çok değerli. Bir başçavuşa durumumu izah ediyorum. Bana yardımcı oldu ve işimi hallettim.
Bu akşam ( 24.09.2008 ) liseden arkadaşlarımla iftar yaptık. Olayı kısaca anlattım. İstanbul’daki başka bir askerlik şubesinde terhis belgesi almak için başka bir arkadaşım 2 gün harcamış. Bu adam öğretmen. Memlekete hizmet ediyor. 2 gün çok değerli bir zaman dilimi. Nasıl bu şekilde heba edilir?
Bir başka arkadaşım numaratörlerden bahsetti. Evet var. Ama kullanılmıyor ki. Bir başka arkadaşım İstanbul dışında askerlik yapmıştı. Bir askerlik şubesinde kısa dönem askerlik yaptı. Onlarda da numaratör varmış. Ama çalışmıyormuş ki?
Kısacası bir şeyler var. Düzenleyici bir sistem var ama uygulanmıyor. Yürütmede sorun var. Devlet yönetimindeki yürütme organının çok çalışması gerekiyor…

1 comment:

Reyhan said...

Zaman çok değerli,
gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere göre en büyük farkıdır insanların birbirinin zamanına saygı duyması.